Pfizer, günümüzde 175’ten fazla pazarda faaliyet göstermekte olup insan sağlığı ve kaliteli yaşama katkı sağlayan yenilikçi ürünlerini 96.000’in üzerinde çalışanıyla tıbbın hizmetine sunmaktadır. 1849 yılında ABD’de kurulan Pfizer’in 1942 yılında mucize ilaç olarak anılan Penisilin’in seri üretimine geçmesi bir dönüm noktası olmuştur. Şirket 1951 yılında İngiltere, Küba, Meksika ve Hindistan gibi ülkelerde ilk işletmelerini kurarak dünyaya açılmıştır. Pfizer, 2000 ve 2011 yılları arasında gerçekleşen dört şirket birleşmesi ile büyüyüp portföyünü çeşitlendirmiş, biyoteknoloji, aşılar ve sağlık ürünleri alanlarındaki gücünü de artırarak dünyanın lider biyofarmasötik şirketi konumuna gelmiştir.
Pfizer, Türkiye’deki faaliyetlerine 1957 yılında başlamıştır ve bugün 1.000’e yakın çalışanıyla Türk tıbbına sunduğu ürünlerin yaklaşık %75’ini Türkiye’de üretmektedir. Pfizer, Türkiye’de 143’ten fazla klinik araştırma yürütmüş olup 20 milyon ABD dolarının üzerinde yatırım gerçekleştirmiştir. Bugüne kadar 3.000’in üzerinde Türk hekim Pfizer tarafından düzenlenen eğitim programlarına katılmıştır.
7 milyar ABD dolarını aşan yıllık Ar-Ge bütçesi ile Pfizer, farmasötik şirketleri arasında Ar-Ge yatırımları açısından lider konumdadır. Dünya genelinde sekiz araştırma merkezinde 80’in üzerinde proje yürütmekte ve 1.000’in üzerinde küresel olarak devam eden Ar-Ge iş birliğinde yer almaktadır.
Türkiye’deki Ar-Ge ortamını daha da iyileştirmek için ülkemizde ilaç geliştirilmesine yönelik sorumluluğunun parçası olarak Pfizer, 2009 ve 2012 yılları arasında sayısız projeye imza atmıştır. Şirket, Türkiye’deki Ar-Ge faaliyetlerinin kalitesinin ve sayısının artırılması ve ülkede ilaç alanında inovasyon çalışmalarını destekleyecek bir ortamın geliştirilmesi amacıyla 2009 yılında T.C. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) ile bir mutabakat zaptı imzalamış ve akabinde Ankara Hacettepe Teknokent’te Pfizer Ar-Ge ofisini açmıştır. İlaç sektöründe Ar-Ge çalışmalarının geliştirilmesine yönelik olarak, Hacettepe Üniversitesi araştırmacıları ile Pfizer dünya Ar-Ge ağını bir araya getiren çeşitli programlar planlanarak hayata geçirilmiştir.
Pfizer, Kasım 2012’de dünyanın önemli biyoteknoloji ürünlerinden biri olan konjüge pnömokok aşısı üretimi için Türkiye’de bir tesis açmıştır. Bu tesis, aynı dönemde bu aşının üretildiği Pfizer’in dünyadaki üçüncü tesisi olmuştur (diğer ikisi ABD ve İrlanda’dadır). Sağlık Bakanlığının Ulusal Aşı Takvimi’ne de eklenen aşı, formülasyon aşamasından başlamak suretiyle günümüz teknolojileri kullanılarak Türkiye’de üretilen ilk aşı olma özelliğini taşımaktadır. 2016 yılı itibarıyla 10 milyon doz aşı üreten tesis, yetişkin risk gruplarının aşı ihtiyaçlarını karşılama kapasitesine sahiptir.
Eğitim ve sağlık odaklı sosyal sorumluluk projelerine son on yıl içinde 8 milyon TL’nin üzerinde katkı yapan Pfizer Türkiye, Türk toplumunun refahına katkıda bulunmaya devam etmektedir. Başlattığı “Sen Çok Yaşa” projesiyle bireyleri sağlıklı ve mutlu yaşama ve yaşlanma hakkında bilinçlendirmeyi ve insanlara daha iyi, sağlıklı ve müreffeh bir yaşam sürmeleri için hastalık farkındalığı, doğru yaşam tercihleri ve koruyucu önlemler gibi pek çok konuda ihtiyaç duydukları bilgiyi sunmayı hedeflemektedir.